Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Tunç: Doğrularımda ısrar edeceğim

Türkiye'de düşünce ve ifade özgürlüğünün sınırları giderek daralıyor. Sanatçılar üzerindeki baskının en bariz örneğini ise Ferhat Tunç oluşturuyor. Yakın zamanda devrimci liderlerden İbrahim Kaypakkaya'yı övdüğü gerekçesiyle yargılanan Tunç'a, bu kez de katıldığı bir konserde yaptığı konuşma sırasında, 'gerilla' sözcüğünü kullandığı gerekçesiyle dava açıldı. Tunç, "terör örgütü propagandası yapmak" suçlamasıyla Diyarbakır'da yargılanacak.

 

Sürekli devlet baskısına maruz kalan sanatçı Ferhat Tunç'a yeni bir dava daha açıldı. Sanatçı aleyhinde hazırlanan iddianamede; Kiğı'da Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği tarafından 06-07-08 Ağustos 2010 tarihlerinde düzenlenen konserde sarf ettiği sözler baz alındı. Tunç, iddianameye konu olan konuşmasında, Dersim katliamına vurgu yaptığı gibi, aynı zamanda "...Bu ülkede kan akıyor, ister askere gönderdiğimiz çocuklarımız olsun, ister yıllardır dağlara sığınmış Kürt çocukları, Kürt gerillaları olsun. Hiçbirinin ölmesini istemiyoruz. Bu savaşın bir an önce bitmesini istiyoruz" ifadelerini kullanmıştı. Kamuoyunda farklı görüşten kişilerin dahi 'gerilla' sözcüğünü kullanmasına; Ferhat Tunç için izin çıkmadı! Bu ifadeleri suç kapsamında değerlendiren Cumhuriyet Savcısı Adem Özcan, CMK'nun 250. ve devamı maddelerini işaret ederek, sanatçının yargılanmasına karar verdi.

 

Savcının 'çelişkili ifadesi'

 

Savcının soruşturma tutanağındaki sözleri ise dikkat çekici. Tunç'un kullandığı ifadelerin esasında 'barış içerikli' olduğunu kabul eden savcı, devamında ise şunları kaydediyor: "...Her ne kadar barış mesajı içerikli demokratik biçimde düşünce özgürlüğü kapsamında düşüncenin açıklanması mahiyetinde düşünülebilse dahi şüphelinin konuşmasının sonuç kısımlarında silahlı terör örgütü olan PKK mensuplarından 'dağlara sığınmış Kürt çocukları, Kürt gerillaları' şeklinde bahsetmesinin terör örgütü mensuplarını toplum nezdinde meşrulaştırmaya ve kabul görmesini sağlamaya yönelik olduğu, bunun demokratik düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği, zira gerek Anayasamızda gerekse de Türk pozitif hukuk mevzuatında düşünce özgürlüğünün sınırlarının belirlendiği, şüphelinin bu şekilde üzerine atılı terör örgütü propagandasını yapmak suçunu işlediği yukarıda belirtilen tüm delillerden anlaşılmış olmakla..."

 

Tunç: Doğrularımda ısrar edeceğim

 

Davayı gazetemize değerlendiren Ferhat Tunç, sanatçıların en yoğun duyarlılık göstermesi gereken kişiler olduğunu belirterek, söylediklerinin de ifade ve düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmemesini, 'Türkiye'nin ayıbı' olarak niteledi. "Ben kendi doğrularımda ısrar ettikçe, onlar yeni davalarla üstüme üstüme geldiler ve gelmeye devam edecekler" diyerek açılan davaların geri adım atmasını sağlamayacağını hatırlatan Tunç, "nafile bir çaba içinde olduklarını söylemeliyim. Açmış oldukları bu davaları; uğruna mücadele ettiğim değerlerim ve halkımızın özgür gelecegi adına bir onur saydığımın bilinmesi gerekir" diye konuştu.

 

 

Tunç'un ilk duruşması 26 Mayıs günü, saat 09.00'da Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.