Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Darbe Suçluları yargılansın

İSTANBUL- Onlarca kişinin idam edildiği, binlerce insanın işkencelerden geçirildiği, onbinlerce işçi ve memurun işinden atıldığı 12 Eylül askeri darbesi, 30. yılında Kadıköy'de düzenlenen miting ile protesto edildi. Mitingde askeri darbenin sonucu olan 12 Eylül Anayasası'na karşı, demokratik bir anayasa için mücadele çağrısının yanı sıra Kürt sorunun demokratik çözümü talep edildi

Aralarında ESP, BDP, EHP, KESK, 78'liler Derneği, TÜMTİS ve İTO'nun da bulunduğu çok sayıda siyasi parti ve kitle örgütü öğle saatlerinde Tepe Nautilus'ta buluştu. Buradan sloganlar ve konuşmalar eşliğinde Kadıköy Meydanı'na yürüdü.

Yürüyüş kortejinde yer alan kurumlar 12 Eylül darbe döneminde katledilen onlarca kişinin fotoğraflarını taşıdı. Araçtan yapılan konuşmalarda darbe döneminin tüm suçlularının yargılanması talep edildi. Mitinge katılan kitle ayrıca yarın ateşkesin sona ereceğini de hatırlattı ve devlete "operasyonları durdurun, diyaloğu başlatın" çağrısında bulundu.

Mitingin en kitlesel kortejini oluşturan BDP, "Kürt sorunu çözülmedikçe iyi çocuklar var olmaya devam edecek" pankartı ile katılırken, ESP de "Darbe suçluları yargılansın, Kenan Evren cezalandırılsın" pankartı taşıdı.

12 Eylül düzenin hala sürdüğüne dikkat çekilen mitingde, 2 bin 500'ü aşkın kişi, "12 Eylül tutsak alanlardır, hukuksuzluktur" dedi. tüm darbe kurumlarının ortadan kaldırılmasını istedi.

12 Eylül'ün her sayfası ile hesaplaşacağız

Kurumların alana girmesiyle miting programı başladı. BDP Eşbaşkanı Gülten Kışanak, 12 konuşmasına 12 Eylül karanlığına teslim olmayan ve direnenleri selamlayarak başladı. Toplumların hayatında önemli dönüm noktaları olduğunu söyleyen Kışanak, "O tarihsel dönemlerin gerektirdiği duruşa sahip olabilirsek önümüzdeki yüzyılı kazanabiliriz. Mamak'ta, Metris'de, Amed zindanlarında direnenler; Mazlum Doğanlar, Kemal Pirler, Hayri Durmuşlar 12 Eylül faşizmine karşı durmuşlardır. Onların direnişleri, bugün 12 Eylül'ün yazdığı Anayasa'nın meşruiyetini tartıştırıyor" dedi.

Kışanak, Türkiye'nin demokratikleşmesinin önünde engel olarak gördükleri mevcut Anayasa ile ancak çöpe atıldığı zaman hesaplaşılabileceğini kaydetti, "12 Eylül'le hesaplaşmayı yeni bir Anayasa yapma cüreti ile hareket etmezsek birileri sembolik 15. maddeyi kaldırarak 12 Eylül defterini kapatacak. Biz o defterin kapatılmasına izin vermeyeceğiz.Her sayfası ile hesaplaşacağız" dedi.

Hesaplaşmanın önemli duraklarından birinin Diyarbakır Cezaevi olduğunu söyleyen BDP Eşbaşkanı Kışanak, "Diyarbakır Cezaevini müzeye çevirmek, orasını insanlık müzesi haline getirmek zorundayız. Orası müze olursa Mamak'da Metris'de yaşanan zulüm teşhir edilir, mahkum edilir. Orası Türkiye'nin aydınlık geleceği olur" dedi.

"Hakkari, 12 Eylül karanlığının sonucu"

Gültan Kışanak, Hakkari'de 9 kişinin yaşamını yitirdiği mayınlı saldırının 12 Eylül karanlığının sonucu olduğunu söyledi "Hepimizin yürekten istediği; akan kanın durmasıdır. Bunu durdurabilecek güç tüm Türkiye halkı, demokrasi güçleridir. Eğer biz istersek; İstanbul, Edirne, Ankara isterse, bu ülkenin demokrasi güçleri, emekçiler isterse bu elde edilir" diyi konuştu.

12 Eylül gerçekleri araştırmalı

78'liler Girişimi Başkanı Celalettin Can, askeri darbenin 30 yılında, Türkiye sol hareketinin referandum öncesinde yaşadığı bölünmeyi eleştirdi, "Türkiye sol hareketi CHP'nin gölgesi altında kalan Hayır'a ya da AKP'nin gölgesi altında kalan Evet'le karşı karşıya gelmemeliydi. Bundan sonra mutlaka kendi alternatifini yaratmalıdır" dedi. Can, 12 Eylül gerçeklerinin araştırılması için Meclis'te komisyon kurulmasını istediklerini söyledi, "Bu komüsyon kurulmazsa şayet aşağıdan yukarıya bir baskı kurarak bunu kurdurmalıyız" dedi.

Celalettin Can, Taleplerinin yüzde 10 seçim barajının kaldırılması ve bütün muhalefetin mecliste temsil edilmesi olduğunu söyledi. Can ayrıca, yasadaki yurttaşlık tanımının eşit yurttaşlık şeklinde düzenlenmesini istedi.