Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Yakınlarının Anıları Ve Ruhuyla Taksim'de Olacaklar

1 Mayıs 1977'de Taksim'de yaşamını yitirenlerin aileleri, yakınları 1 Mayıs'ta Taksim'de olacak. Onların anısıyla, ruhuyla “Türkiye'nin en karanlık olaylardan bir tanesi”nin aydınlatılmasını ve sorumluların cezalandırılmasını isteyecekler.

Rasim Elmas, Sibel Açıkalın ve Niyazi Darı... 1 Mayıs 1977'de Taksim Meydanı'nda yaşımını yitiren üç kişi. Yıllar sonra, anılarını yüreklerinde taşıyan yakınları, çocukları, Taksim'e çıkacak, 1 Mayıs'ı kutlayacak. 1 Mayıs şehitlerinin yakınları, ETHA'ya duygularını anlattı.

'1 Mayıs'ta Taksim'de olacağız'

Niyazi Darı, 77'de öldürüldüğünde 21 yaşında Ankara Gazi Üniversitesi öğrencisiydi. Hüseyin Darı, Niyazi Darı amcamın oğlu. O dönemlerde 10'lu yaşlardaydı. İlk okula gidiyordu.

Hüseyin Darı, 1 Mayıs '77 katliamının “Türkiye'nin en karanlık olaylardan bir tanesi” olduğunu ifade ediyor ve şöyle konuşuyor: “Aydınlatılmadı yada aydınlatılmak istenmedi. Kamuoyu bir çok detayı öğrendi ama o detaylar nedense hep örtüldü. Bugüne kadar olay kapalı kutu olarak kaldı, kamuoyuna net bir açıklama yapılmadı.”

1 Mayıs İşçi bayramının yeniden Taksim'de kutlamaya açan hükümetin faali meçhullerin aydınlatılmasıyla ilgili soru önergesini kabul etmemesinin bir çelişki olduğunu ifade eden Darı, “Madem siz bu olayı yeniden anımsamamak, yaşanan olayı tekrar yaşamamak için 1 MAyıs'ın Taksim'de düzenlenmesine müsaade ediyorsunuz, o zaman '77 katliamının faillerininde ortaya çıkarılması için mecliste bir komisyon kurulmasına ön ayak olmanız, hatta hükümet olarak başı çekmeniz gerek” diyor.

“Ama maalesef şu an bir şey yok” diye ekliyor Hüseyin Darı. “Umarım bizim yaşadığımız acıyı Türkiye'nin hiç bir ferdi yaşamaz. Biz o acı olayı hala yüreğimizde taşıyoruz” diyor. Ve Niyazi'nin kardeşleri ve yakınları olarak 1 Mayıs'ta Taksim'de olacaklarını belirtiyor. Hüseyin Darı, “Ailesi olarak Niyazi'nin anısıyla, ruhuyla Taksim'de, o hiç anmayı istemediğimiz ama anmak zorunda olduğumuz anı tekrar anacağız” diye belirtiyor.

'Alanın açılması, büyük bir kazanım'

Itır Ay, hem bir şehit hem de bir tanık. Sibel Açıkalın'ın yakın arkadaşı Itır Ay, “'77 de de oradaydım. Yıllar sonra yasak kalktı ve ben yine orada olacağım” diyor.

Çok dolu olduğunu, Taksim'in 1 Mayıs'a bugüne kadar yasaklı olmasının çok komik olduğunu belirten Ay'a göre 77'de Taksim Meydanı'nda yaşanan olay çok uluslararası bir olay. Ay, “Kim, hangi eller Türkiye ile oynamak istiyorduysalar o gün oynadılar” diyor.

Sibel Açıkalın'ın silahla vurulmadığını, olay anında yaşanan arbede ezilerek hayatını kaybettiğini söyleyen Itır Ay, o anı şöyle anlatıyor: “O günden kalan bir fotoğrafı var, Türk-İş'in önünde ve Sibel gülüyor. Sibel, İstanbul Üniversitesi Matematik Bölümü 1. sınıf öğrencisiydi. Hareketli duyarlı demokratik bir ailenin kızıydı. Sibel'de o dönemin gençlik örgütlerinden biriydi. Ben ise '77'de 30 yaşında Bank-Sen sendikasına üyeydim. TÜBİTAK işçileriyle katılmıştım, sendika baş temsilcisiydim.”

“Orada olmak şehitleri anmak, 1 Mayıs'ı kutlamak için orada olacağız, tabi ayakta durabilirsem, o zaman 30 şimdi 62 yaşındayım” diyen, fakat hemen ekleyen “Ama tüm gücümü toplayıp orada olacağım” diyen Atır Ay konuşmakta zorlanıyor. “O kadar doluyum ki nasıl ifade edebileceğimi bilmiyorum” diyor.

Itır Ay, sözlerini şöyle noktalıyor: “Bu bir kazanım. Yıllaca verilen mücadele neticesinde kazanıldı, Yine de valinin sözü var ya 'verdik, bu bir deneme, birşey olursa bu bizim sorumluluğumuzda değil'. Bu anlamında konuşuyor. Bunun altında neler yatıyor bilmek istiyorum doğrusu. Ama alanın açılması, büyük bir kazanım bence. 1 Mayıs tüm görkemiyle kutlanacak.”

Kardeşlik adına, barış ve adalet adına

Gönül Birsen Elmas, babasının mitinge katılmadığını, Taksim'de iş yeri olduğu için orada olduğunu belirtti, "Herhangi bir kortejde katılmadı. O gün orada kortejde olmayan insanlarda yaşamını yitirdi" dedi. Katliamın "tezgahlanan bir olay olduğunu" söyleyen Elmas, babası öldüğünde 17 yaşında olduğunu ve çok sıkıntı çektiklerini dile getirdi. "Olay nasıl oldu bitti, birşey bilmediğimiz için araştıramaya giremedik. Biz babamı bir patlama oldu ve bir kazaya kurban gitti diye düşündük” dedi.

32 yıl boyunca 1 Mayısların bir şekilde kutlandığını belirten Elmas, “Babam 1 Mayıs'a katılmış olsaydı da bir sakıncası yok diye düşündük, hala da öyle düşünüyoruz” dedi. Taksim'in 1 Mayıs'a yasaklanmasının anlamsız olduğunu dile getiren Elmas, yasağın ve engellemenin kaotik ortamlar yarattığını ifade etti. Birsen, yasağın kaldırılmasına sevindiğini söyledi, şöyle konuştu:

“İnsanların bayramlarını kutlamasında bir sakınca yok. Demokrasinin gelişmesi açısından yasağın kalması anlamlı. Ben yaşadığımız acıları unutmadım, ama insanların mutlu olmasını istiyorum. Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi bizim ülkemizde de 1 Mayıs İşçi Bayramı'nın, bayram gibi kutlanmasına seviniyorum. Kardeşlik adına, barış, adalet ve demokrasi adına seviniyorum. Bir daha öyle bir olayın yaşanmamasını umut ediyorum."(ETHA/İsminaz Ergün)