Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Dersim'de AKP-ordu ittifakına karşı güçbirliği

DTP Dersim İl Başkanı Murat Polat, Dersim'de AKP, ordu ve CHP ittifakına karşı barış, demokrasi, özgürlük ve emek güçleriyle güçbirliği yaparak karşı koyacaklarını belirterek, 'Sistemin bir bütün olarak DTP'nin kalelerinin düşürülmesi konseptiyle ordu, AKP, CHP adı altında bu çatıyı hedef almasından kaynaklı ve DTP çatısını ve adayında ısrar etmekteyiz' dedi.

DTP Dersim İl Örgütü, yerel seçim çalışmalarına ilişkin il binasında basını bilgilendirme toplantısı düzenledi. Burada açıklama yapan DTP Dersim İl Başkanı Murat Polat, 2 aydır yürüttükleri seçim çalışmalarını birinci etabını bitirmiş olduklarını belirterek 'Adaylaşma sürecini parti olarak yerelde tamamladık. Bununla birlikte yaklaşık 2 aydır ittifak görüşmeleri yürütmekteyiz. Ve artık zaman ve sürecin de boşuna tüketilmemesi adına pratik çalışmalarımızı örgütlemeye başladık' dedi. Sistemin tüm oyunlarını boşa çıkaracakları tarihi günleri yaşadıklarına dikkat çeken Polat, 'Emeğin, onurun, direnişin, kültürümüzün ve tarihimizin kaleleri bugün tehdit edilmektedir. Ve biz de diyoruz ki ne pahasına olursa olsun bu kaleler düşmeyecek, aksine özgürlük ve demokrasinin bayrağı bu kalelerin burçlarında dalgalanmaya devam edecektir' diye konuştu.

'Kaleleri düşürmek istiyorlar'

29 Mart 2009'da yapılacak yerel yönetim seçimi, kendileri için salt belediye başkanlığı seçimi olmanın ötesinde önemli bir siyasal misyon taşıdığını kaydeden Polat, şunlara dikkat çekti: 'AKP ve siyasal iktidar bir devlet konsepti olarak
Dersim ve Diyarbakır kalelerinin düşürülmesi ve DTP'den alınması konusunda stratejik bir hedef belirlemiştir. Bu konseptin, sistemin kirli emellerinin adı bölgede AKP olsa da, Dersim'de bunun adı CHP de olabilir, AKP de olabilir fark etmemektedir.' Başbakan Erdoğan'ın 'ya sev ya terk et' diyebildiğini, 'bu pislikleri temizleyin' talimatını verebildiğini belirten Polat, 'Bu zihniyetin sonucu olarak yıllardır dağlarımız bombalanmış, insanlarımız gözaltına alınarak işkenceden geçirilmiş ve cezaevlerinde ölüme terkedilmiştir' dedi.

'Ordu savaşa hazırlanıyor'

AKP'nin TRT 6'yı açarak, bunu Kürtler için bir açılım gibi gösterdiğini ancak bir taraftan da orduyu savaşa hazırladığını söyleyen Polat, 'Erdoğan, 2008'de yaşadıkları Zap operasyonu başarısızlığından dolayı kara harekatına daha kapsamlı hazırlık yapmakta ve bir savaş hükümeti olarak kendini örgütlemektedir. Kürt Halk Önderi Sayın
Abdullah Öcalan'a uyguladığı saldırı karşısında milyonlarca halkımızın onurlu direnişi ile bir çok Kürt iline girememiştir' diye konuştu.

'Savaş hükümeti'

Polat, Başbakan Erdoğan'ın, orduyla uzlaşarak yeni bir saldırı konseptini devreye soktuğunu ve son Ergenekon operasyonuyla kendi rejimine rakip olan kızılelmacı derin devleti tasfiye ederek, kendi derin devletini ve savaş hükümetini örgütlemeye çalıştığını kaydetti. 'AKP, bölgede Kürt Özgürlük Hareketi'ne karşı 2008'de kaybettiği prestijini sinsi ve ikiyüzlü yöntemlerle 2009 yerel seçimlerinde kazanmak istemektedir' diyen Polat, Erdoğan'ın sahte Alevilik açılımıyla ve takkiyeci dinci maskeyle Kürtleri ve
Alevileri tekrar kazanmak için iftarlar verdiğini, Kürtçe televizyon ve benzeri işbirlikçi hançerle toplumun içerisine uzanmaya ve Kürtleri satın almaya çalıştığını vurguladı.

DTP olarak, AKP, ordu ve CHP ittifakına karşı barış, demokrasi, özgürlük, emek güçleri ile güç birliği yaparak karşı koymayı demokratik bir görev ve sorumluluk olarak algıladıklarını belirten Polat, şunları dile getirdi: 'Bizler ittifak konusunu adil temsil ve ortaklaşma olarak algılıyor, karşılıklı fedakarlıklar ile bunun sağlanacağına, birlikte inşa edileceğine inanıyoruz. Sistemin bir bütün olarak DTP karşıtlığı temelinde DTP'nin kalelerinin düşürülmesi konseptiyle, ordu, AKP, CHP adı altında bu çatıyı hedef almasından kaynaklıdır. Adayın bizden olmasındaki ısrarımızı ise yurt içi ve uluslararası kamuoyunda Kürt halkının siyasal temsiliyeti açısından önemsiyoruz. Bundan dolayı DTP çatısını ve adayını zorunlu kılan biz değil, savaş güçleridir.'

'İttifakı sağladık'

'Hepimiz
DTP'liyiz' sloganı tam da böylesi günlerde anlam kazandığını ve tüm devrimci, demokrat ve sosyalist güçlere ahlaki, vicdani ve tarihi sorumluluklar yüklediğini kaydeden Polat, ESP, HKM gibi siyasal yapılarla ve toplumun değişik kesimlerle ittifak sağladıklarını ifade etti. 'İddialıyız ki Ergenekon avukatı durumundaki kızılelmacı CHP ile savaş hükümeti olarak iş gören yeşil elmacı AKP gibi düzen ve savaş partileri burada hiçbir zaman iktidar olma şansını bulamayacaklardır' diyen Polat, bu partilerin siyasal-örgütsel yapılarının Tunceli'nin dili, kültürü ve inancına yabancı olduğunu kaydetti.

DİHA