Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Politik Kavram Din ve Aslında Doğru Olmayanlar

Politik Kavram Din ve Aslında Doğru Olmayanlar

ALİ HAYDAR GÜRBÜZ·22 KASIM 2015 PAZAR  

UnbenanntDünyamız ve özellikle Ortadoğumuz son yılların en kanlı savaşlarına ve katliamlarına şahit oluyor,öyle ki bu katliamların şiddeti artık savaş bölgesinde kalmayarak binlerce km uzaklıktaki ülkelerin kalbine de sıçraya bilmektedir.İŞİD, El NUSRA, El KAİDE, BOKO HARAM, HİZBULLAH vb örgütlerin farklı inanç ve kimlikte olanlara kan kusturdukları bir dönemin içindeyiz.

Hani derler ya dünya fanidir,vefasızdır,insanı gam ve keder içinde bırakır. Halbu ki dünyamız dışında başka bir yaşamın mümkün olmadığı bilinmektedir,başka bir gezegende de olsa gözle görülür ve dokunulur bir yaşam henüz olmadığına göre ancak bu dünyada mümkündür, hayır mümkün değil diyenler varsa da onlarda yukarıda yazdığım din adına hareket eden terör estiren katliam yapan örgütler ve onların mensupları olan Mürşidler, Şeyhler,Tarikatlar ve Cemaatlardır.Bunlara göre inananlar için bu dünyanın hiç bir önemi yoktur,asıl önemli olan öbür dünya yani ebedi dedikleri ahiret alemidir.Yine onlara göre bu dünyaya değil de öbür dünyaya çalışılmalıdır.Bu arada tabi cennete gitmenin yolu da sözde bu dünyada iyilik yapmakla mümkünmüş.O halde onların bu iyilik dedikleri yaptıkları barbarlıklar ve katliamlar olsa gerek yoksa ben başka bir iyiliklerini hala göremedim.

Dini kurum ve örgütlerin aslında öbür dünyaya çalışılmalı dedikleri tam da bu dünyanın kendisi olsa gerek,bir çarpıtma yaparak inananları sömüren belki de hiç olmayan karanlık bir olguya hapseden düşünceler enjekte ederek kendi çıkarlarına alet ediyorlar.belkide din gelinen bu aşamada artık eğemenlik için kocaman bir inançsızlığa büründürülmüştür. Bir toplumu düşünün;doğru yolu bula bilmek için bir Mürşidden,Şeyhden veya Pir den medet umacak,onların dediklerine inanacak ve onlara göre kendilerine bir hayat tarzı verecek ancak onlara veya tekkelerine, ocaklarına, tarikatlarına üye olup bağlı kalırsa doğru yolu bula bileceklerine inandırılmaktadırlar.Bu Tekkeler Tarikatlar veya Ocaklar da kendilerinin bir üst yönetimi ve koruyucusu olan devlete bağlı kalacaklar ki ancak bu şekilde etkilerini ve yaşamlarını sürdüre bilsinler,yani her halükarda burda ezilenler yoksul halklar olmaktadır ama buda bir kader değil tercih olayıdır,kendilerini bu karanlık güçlerin eline bırakarak çaresiz duruma düşmelerine neden oluyorlar.

Devleti kuranlar halklardır fakat yıkanlarda hükümetlerdir,hükümetler gücü eline geçirdiğinde pervasızca kendi çıkarları için kullandıklarında toplumla olan sözleşmeleri de boşa çıkmış oluyor ve toplumdan giderek kopuk hale gelirler bunun sonucun da var olan sorunlara çözüm üretme yerine şiddeti,kaosu ve nihayetinde savaşı tercih ederler,bir bakıma çaresiz kalan hükümetler çareyi başka halklara savaş açarak bulmaya çalışır,bugün Türkiye'nin de yaptığı tam da bu,Kürt sorununa çare bulamayan çare bulmamakta ısrar eden TC durumu kurtarmak için kentleri ablukaya alıyor öte yandan kendilerine bağlı vekalet savaşı yürüten İŞİD,EL KAİDE,EL NUSRA,HİZBULLAH gibi dini örgütlerlede başka inançlarda olanlara karşı katliamlar örgütlüyorlar. Ankara,Suruç,Rojava ve Şengal en sonda Paris katliamı bunların en güzel örnekleridir.

Peki diğer devletlerin liderleri bu duruma nasıl bakıyor ve ne tür mesajlar veriyorlar,örneğin benim de yaşadığım Almanya'da Başbakan Merkel ile İçişleri Bakanı aynı zamanda SPD başkanı; "bu yapılanların islamla bir ilgisi yoktur" açıklamasını yapıyorlar. Bu söylemler diğer batı ülkeleri başbakanları tarafından da söyleniyor,politik söylemler bunlar, gerçekle ilgisi elbetteki yoktur. Aslında bunlar sadece devlet çıkarları geregi gerçekleri saptırarak açıklama yapıyorlar oysa gerçek şu ki bu yapılanlar tamda islam dini ile ilgilidir başka bir açıklaması olan varsa bana öyle olmadığını ispatlasın.

Örneğin islam dünyası ve en başta da Arap ülkeleri bu katliamlara karşı sesini çıkarmıyorlar veya gereğini yapmıyorlarsa bunun iki nedeni vardır. Birincisi bu yapılanlarda hoşnut olmaları ikincisi ise batı ülkelerinin islam dinine dair açıklamalarıdır.Yani Batı ülkeleri bu yapılanların islamla ilgisi var demesi ve bunlara destek veren ülkelere karşı sert önlemler alması halinde inanıyorum ki başta Arap devletleri olmak üzere bu tür eylem ve katliamlara karşı tepkilerini sokağa döker seslerini yükseltirler,fakat batılı ve diğer dünya devletlerinin alttan alma yumuşak mesajları islam ülkelerinin sessiz kalmalarına ve arka cephede de bu örgütlere olan sempatileri arttırmada desteklerini devam ettirmede önemli rol oynamaktadır.

Esas olarak düşünülmesi gereken konu ise çağımızdaki teknolojik gelişim ve değişimlere rahmen hala eski çağ zihniyeti ile yada mağaradan çıkan ilahiler ile yaşamını sürdürmek ve inanmak isteyenlerin çokluğudur. Türkiye de kim ne derse desin şu anda din hükümeti baştadır yani ilimle bilimle ilgisi olmayan hatta devlet yönetme yeteneği ve geleneği olmayan bir hükümet dine dayanarak almış başını gidiyor,ülke ikiye ayrılmış başka inançlarda olanların yaşamları ve gelecekleri büyük tehlike altına girmiş durumdadır. Bu dünyayı cennete geçiş köprüsü gibi gören anlayışların esasen halkı kandırıp ruh dünyalarına korku salıp tamda bu dünyada kendi cennetlerini yaratma çabaları içinde olduklarını anlamamak işte ancak bu mağara anlayışından kendilerini kurtaramayanların işi olsa gerek...