Mesele Nedir Celal Yıldız ? Kurmeş'lilerin Dersim'in Neresinde Oldukları mı?

“Dersim dile geldi” adlı yapıtı kitaplığımda uzun yıllardır bulunan yazar Celal Yıldız’ın son dönemlerdeki açıklamaları kendisine olan saygınlığımı tamamen yitirmekle birlikte, bu açıklamalara  FDG’de destek verip dahil olunca olay bireyleri aşıp toplumumuza yöneldiğinde burada bu haksız tutumlara dur demek , toplumumuza yapılan fakat hiç bir temeli olmayan yakıştırma ve tanımlamalara cevap vermek gerekliliği  doğuyor.Bende yıllardır yöneticisi olduğum Kurmeş derneğinin uğradığı bu haksız saldırılara karşı bir kaç cümle ile kamuoyunu aydınlatma ihtiyacı duyuyorum.

Sayın Celal Yıldız’I bu kadar parlatan sorun neydi önce ona bakalım, Dernek 2. Başkanımız sert bir üslupla Celal Yıldız’a uyarı (her ne kadar tehdit olarak algılasada) niteliğinde bir mail yollamış okuyalım bu maili:

�Merhaba Celal, öncelikle seni kınıyorum. Kulaktan duyma sözlerle hareket etmen, beni üzdü. Soyuna kin ve nefretle bakışın, yaklaşımın beni üzdü. FDG�nin avukatlığına soyunman beni üzdü. Bundan böyle ben yazarım diye kendini kimseye tanıtma.  Kendini bitirdin Celal. Bu arada internete girmiyorum diyorsun, ama internet sayfalarını önermesini iyi yapıyorsun...  
En kısa sürede girdiğin yanlış yoldan dön. Haydar İltümür 

Bu maili alan Celal Yıldız fırsat bu fırsat diyerek hemen arkasına kendi düşüncelerini ekleyip Haydar’dan çok Kurmeş toplumuna vermiş veriştirmiş.Bakın ne diyor Yazarımız pardon bu saatten sonra FDG yazarı:Açıklamasında kesitler sunuyorum isteyen „Dersimnews“ sitesinde tamamını okuyabilir.

“altmiş yildir faşistlere baş eğmeyen kişiliğimi böyle heba edersem beni yadirgamaz misiniz?“

„Bizim Dersim hakkında konuşma hakkımız her zaman vardır. Biliyorum ki, bu Kurmeşli komutan da Dersimli olmakla övünüyor. Ama inanın bizim aşiretlerin, benim akrabalarımın yiğitçe mücadelesini, yiğitliğini sömürüyorlar. Ne demiş bir yazar: �Neler yapmadık bu vatan için kimimiz nutuk çektik, kimimiz öldük�. Ey komutan biz Dersim için ölenlerdeniz, nutuk çekenlerden değiliz...“

„Peki, bu komutanın Köylüleri Dersim�in neresinde, ne kadar direnmiş? 1938 veya 1994 de Köyü ya da bir akrabası hiç sürgüne gitmiş mi? Şu anda Kurmeş köyü yerli yerinde durmuyor mu? Peki, insan geçmişte yapılanlara saygı duymaz mı? Tüm bu kanlar boşa mı aktı?“

„Bu komutanın köylüleri“ cümlesi sizde takdir edersinizki bütün Kurmeş halkini kapsar buda bize elbetteki cevap verme ve sorma hakki verir.celal yildiz 60 yildir faşistlere baş eğmemiş,çok onurlu bir duruş kendisini kutlarim, devrimciliğin yani sira aşiretçiliğiyle de övünen bir ilk devrimci olma ünvanina sanirsam bu söylemiyle laik olur, fakat bunu söylerken acaba Haydar İltümür’ü faşist olarak mi algiladi? Dersim’in bir genci böyle bir mail atti diye faşist mi oldu? madem ki 60 yildir faşistlere boyun eğmediğini söylüyorsun ve tanimladiğin faşizm resmini Haydar İltümür’a boyun eğmemekte buluyorsan o zaman kusura bakma Celal Bey derler, sen demek ki hayatinda faşizmin baski ve zorbaliğini tanimamişsin,çünkü bu kavram bu kadar basit oluşmuyor.ya faşizmi bilmiyorsun yada art niyetli bir şekilde bu örneği vererek kendini kendi geçmişini övme ve Kurmeş‘lileri yerme taktiği güdüyorsun bu ikincisi asil amacini oluşturuyor ki bunu yemezler..

Elbetteki senin Dersim hakkında herzaman konuşma hakkın var,benimde var, Dersim coğafyasında ikamet etmekte olan bir başkasınında vardır, bunu kimse ne elinde alır nede karışır,amma ve lakin sen kalkar Dersim’i sadece kendine mal eder kendi aşiretine ait düşünür ve hoyratça Kurmeş'liler(cümlende bu anlam çıkar) akrabalarının yiğitliklerini sömürüyorlar dersen bizde tabiki bunu kabul edecek kadar kör ve cahil değiliz.Biz tarihin hiçbir döneminde başkalarinin yaptiklariyla kendimizi övmedik övmeyiz de,başkalarinin hatalariyla da kendimizi yermedik yerdirmeyizde, Dersim‘lilerin şanli bir geçmişe sahip olduğunu ve bunu bir kaç aşiretin eseri olarak  belirlemeniz aslinda yalniz Kurmeş'lilere değil ayni zamanda dersim’de yaşayan saydiğin aşiretler dişinda kalan halka da büyük bir haksizlik ve hakarettir. Dersim yalniz sizden ibaret değildir hatirlatma gereği duyuyorum.

Kurmeş köyünü ve halkini yeterince taniyor musun? diye birileri çikar sorar sana,sorarki yazinda köy boşaltmalardan bahseder Kurmeş'lilerin köylerinin yerinde kaldiğini söylersin, evet doğrudur Celal Yildiz köyümüz yerli yerindedir ve bugün o köyde daha modern binalar yapilmakta eski evler tamir edilmekte,ve köyüne her yönüyle halkimiz sahip çikmaktadir, ve çokta iyi örgütlenen çalişan 200’ün üzerinde üyesi bulunan yurtdışında birde dernekleri vardir,bu bizim kendi kültürümüze ve doğamiza sahip çikma bilinci ve duyarliliğimizdir.Bugün senin köy boşalmiş ise bunda Kurmeş’liler sorumlu değildir yoksa kalkip dersim katliamini da Kurmeş’liler yapti mi diyeceksin..bellimi olur…ama inaniyorum ki istesen gider bugün dahi o köyünde çok rahat yaşayabilirsin.rahatlik kime dokunur ki!!!

Birde soruyorsun bu komutanin köylüleri Dersim’in neresinde? ne kadar direnmiş?

Evet istersen sana anlatayim Dersim’in Munzur dağlari varya işte o dağlarda bu komutanin köylüleri vardir,hersene o yayalara giderken oradaki tüm zorluklara gögüs gelen bizleriz, Dersim katledildiğinde her Dersim'li gibi Kurmeş halkida nasibini almiş sürgünler yaşamiştir belki yukari bölgeler kadar olmamiştir ama bu katliam  devam etmiş olsaydi o köylerde yok edilip talan edilecekti,şimdi bu köy yerle bir edilmedi diye bu şekilde mi suçlayacaksin? yazarlik kriterlerin bu mu? bu mu sendeki dersim tanimlamasi?

Kurmeş'lileri şöyle bir araştirirsan Sivas‘in Hafik ilçesinde 17 köyünün olduğunu öğreneceksin, Kayseri Sariz, Gümüşhane Kelkit,Erzincan Ilıç,Sivas Divriği ve daha bir çok alana sürgün edilmiş köylülerimizi taniyacaksin, Yavuz’un gazabinda en çok etkilenende Kurmeş olmuştur.1500 lü yıllarda 600 haneye ulaşmış bir köy yerle bir ediliyor Alevi-Kızılbaş inancından dolayı bu köy büyük bir kırımdan geçiriliyor ve işte ta o zaman Kurmeş‘liler göçe ve sürgüne zorlaniyor,nitekim bu kadar dağilmişlikta bu tarihten itibaren geliyor.koçgiri isyaninin baş liderlerinden Seyit Eziz’de Kurmeşan aşiretindendir.ben Kurmeşan‘larin aşiret olmadiği kanısında olsamda Seyit Eziz gerçeğini değiştirmiyor,belkide bu yüzden „Kurmeş Seyit'lerin diyaridir“.diyorlar.600 hanelik bir köy yok ediliyor ve bugün kurmeş‘in kurulu olduğu alanin 3 km aşağisinda bu yer durmaktadir.köyümüze yolun düşerse belki sorar öğrenirsin.

Demek ki Celal Yıldız, Kurmeş Dersim’in en eski yerleşik bölgesidir,tabi senin çizdiğin Dersim sinirlari nerelere tekabül eder onu bilemem,bizler yalniz köyümüzde değil Munzur dağlarininda sahipleriyiz nitekim o dağlarin herbirinde atalarimizin mezarlari vardir.Konar –göçer bir yaşamdan dolayi her yaz o yaylalarda bir kaç insanimizi kaybetmiş ve oracikta toprağa gömmüşüz. gömmüşüz çünkü bu dağlari ikinci mekanimiz evimiz biliriz.sen şimdi kalk Kurmeş‘lilerin Dersim‘liliğini sorgula yakişti mi sana Celal Yıldız? Haydar İltümür sana söylemedi ben diyeyim Kurmeş’te yüzlerce devrimci 12 eylül ve öncesi zindana atilmiş ve yillarca içerde hapis yatmişlar hala Kurmeş‘li bir çok onurlu devrimci zindanlardadir. Haydar İltümür’ün amcasi ve halasi tahmin edemeyeceğin kadar zindan yattilar, zulum gördüler,yüzlerce devrimci ise şu anda sürgün hayati yaşamaktadirlar,seninki gibi bir yaşamlari ve duruşlarida yoklar onlar hala gerçek devrimci değerlere sahiptirler ve gereğini yapiyorlar.Kurmeş’lilerde bugün bu değerlere sahip çikmaktadir,aşiretiyle övünüp öte yandan devrimcilik yapmazlar.bu bize ve doğamiza ters gelir,biz neysek oyuz kendimizi şuna buna yaranmak adina kiliktan kiliğa koydurmayiz.

Kurmeş‘liler kimseye karşi küstahlik yapmazlar ama Kurmeş halkina ve bu halkin sahip olduğu değerlere saldirida bulunan kişi veya kurumlara da prim tanimazlar. Yazinin bir başka boyutuda kürtlere karşi olan duruşunu öne çikariyor ve hemen bizimde tasvib etmediğimiz „Hamidiye alaylari“ ile bizleri aynilaştirip hakaret ediyorsun.nasil bir devrimciydin sen diye soruyorum kendime ?  hadi diyelim eskiden kürtlerin içinde bu Cahş  dediğimiz tayfalar çikti peki her firsatta bunu dile gitirmek neyin nesi? kaldiki bunun kurmeş‘lilerle  ne alakasi olabilir,Kurmeş‘liler kürttür diye mi ? kürtlüklerini inkar etmiyorlar diye mi? bu sinifa tabi tutar gibi örnekliyorsun. sen Ermeni olabilirsin,hatta istersen Yahudi istersen başka bir halktan ol bizim sorunumuz bu değil,sorunu sen kendi kendine çikariyorsun,kaç Ermeni yurttaşi kurtardiğinizdan bahsediyorsun,övünüyorsun belki bu her Dersim'linin hakkı ve insani duruşuydu hatta annenin Ermeni olduğunu ardindan da babanla biribirlerini severek evlendiklerini anlatiyorsun bunu sana soran mi oldu sayin Celal Yildiz? bu ne çikmaz bir hal ki bu kadar tefarruat anlatiyorsun. kim kendini nasil hisederse etsin bunda biz rahatsiz olmayiz yeterki başka topluluklara hakaret edilmesin.

Gelelim FDG‘!nin her dediğini ana sayfasina taşiyan dersimnews’in haberine ve devaminda FDG’nin kurumlari ile birlikte yaptiği basin açiklamasina!

Bakin site haberi nasil sayfasina taşimiş:

„Dersim Dile Geldi� isimli kitabın yazarı Celal Yıldız tehdit edildi.  Celal Yıldız,  sitemizde yayınlanan �Sanatçılarımıza Açık Çağrı� başlıklı yazısı nedeniyle Kürmeşliler Derneği  2. Başkanı Haydar İltimür  tarafından tehdit edildi.“

Haberde dikkatinizi çekmiştir kurumuzu adını öne çıkararak hedef haline getirmeye çalıştıkları açıktır. „Dersim’de Türk ve Kürt yok“ diyen Celal Yıldız’ın bu makalesini FDG nasıl haklı bulurda Celal Yıldız’ın toplumumuza ve kurumumuza karşı haksız ve inkarcı yaklaşımlarını onaylar? Bu mu Federasyonun anlayışı? FDG kurulurken ne Yaşar Kaya’nın bir katkısı olmuş nede Mehmet Gülmez’in, Bunların katkıları daha sonra FDG nin „Dersim“ yerine „Desim“’leşmesine olmuştur.Sayın Celal Yıldız siz kendinizi Kürt olarak görmeyebilirsiniz ama Dersim’de Kürt yok gibi bir düşünceyi kimseye kabul ettiremezsiniz işte ben çıkar derim ki biz Kürdüz ve hasbe has Dersim’liyiz.Dersim kurumlarının bu metni okuduklarını pek sanmıyorum, elbetteki bu kurumlar Federasyonlarını savunacaklar ama bu FDG’de Dersim’de bir başka topluluğa hakaret eden birilerini savunmak kadar tüzüğüne ve yöneticilik anlayıyşına aykırı ise bu kurumlar da bulundukları heryerde daralmaya ve hatta kapatılmaya kadar zorlanırlar, bu nedenle Dersim içerisinde bir toplumu hedef almak FDG’ninde geldiği noktada sadece bir iki kişinin tekelinde kaldığını göstermektedir.Bu gidişatın iyi olmayacağı kendileri açısında daha şimdiden belli oluyor, oysa FDG şahsi meselelere karışma gibi bir anlayıştan uzak durmalıydı.

„Biliyorum ki Kurmeşliler bu zihniyette insanlar değildirler. ezici çoğunluğu Dersim kültürüne bağlidir. Dersim kültürüne bağli  Kürmeş'liler hiçbir insana karşi küstahlik yapmazlar. böyle kendini bilmez kişileri de içinde barindirmazlar. bazi tarihi gerçekleri hatirlattiğim için onlarin beni yanliş anlamayacağini biliyorum.“

sayin celal yildiz’in yazisinda hangi tarihi gerçekten bahsediyor? Aşiretini mi kastediyor? Bir yandan Kurmeş'ilileri "Dersim'in neresinde diye soruyor öte yandan "Dersim Kültürüne bağlıdırlar" diyor  Bir bütün olarak incelediğinizde bir çok çelişkiyi beraberinde getirdiği görülür.bir yandan kurmeş toplumuna verip veriştiriyor yazısinin sonlarina doğru da kurmeş’lilerin zihniyetini tanidiğini belirtiyor ve bizleri Haydar’a karşi tavir almaya çağiriyor,bunu FDG'li yöneticilerde istiyor, birlikte oldukları danışıklı oldukları nede belli...Peki dertleri nedir? Daha 2 yıl önce  Yaşar'la Mehmet Haydar İltümür’ü çalişmalarindan dolayi yere göğe siğdiramiyorlardi.Kurum yöneticileri ve kendisine aydin diyen bireylerin kendi yakin geçmişleriyle orantili ve tutarli olmalari gerekmektedir.işlerine geldiklerinde iyi gelmediklerinde kötü safsatasindan kurtulmalarini tavsiye ederim.

Sonuç olarak sayin Celal Yıldız, bu maili bahane ederek Dersim’de yaşamakta olan ve kendi değerlerine her koşulda sahip çikan Kurmeş‘lilere ve bunların şahsında bölge kürtlerine karşı art niyetini ortaya koymuş kürtlüğün inkarı yanı sıra devrimcileride kendi aşiretine indirgeyerek nasil bir kişilik kendisinde oluşturduğunu anlatmıştır.Kurmeş halkiını Dersim’in neresinde diye sorgulayan ve hakarete varan açıklamasına FDG Hızır gibi yetişip hemen Kurmeş‘lilerin infazini istediler.ama bizler aklı başında Dersim’lilerin bunların ali cengiz oyunlarına gelmeyeceklerini biliyoruz.

Son olarak Dersim kamuoyuna şunu belirtmek istiyorum, Kurmeş’lilerin Dersim‘liliğini ne Celal Yıldız nede FDG yöneticileri belirleme hakkına sahiptirler, böylesi bir söylemin kendisi dahi saçma ve art niyetten başka bir düşünce değildir. Toplumumuza ve kurumumuza yönelik bu saldırılara karşı duyarlı diğer Dersim kurumlarının ve aydınlarınında sessiz kalmamalarını umut ediyorum, çünkü bu yaklaşım Dersim halkının birlik ve bütünlüğünü zedeler, geçmişinde devrimci olduklarını savunan bugünde aşiretleri ile övünen bu zihniyetler yarında farklı düşünebilirler ama iş işten geçmeden bu yanlışlıkların giderilmesi birliğin mutlaka sağlanması ve Dersim halkının tekrar sağduyusuna kavuşması gerekmektedir, bu anlamda duyarlı herkese büyük görevler ve sorumluluklar düşmektedir. Sayın Celal Yıldız’ın bu söylemleriyle Kurmeş’i incittiğini belirtmek isteriz umarım benim bu yazımı bir tehdit olarak değilde eleştiri olarak algılar.

Ali Haydar Gürbüz(Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. )