Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

İDEOLOJİ

 

Başlı başına bir tartışma konusu!

Yöntembilim, Felsefe, Ahlak, Din, Fizik Yasaları, Canlılık, Tarih başta olmak üzere nerdeyse tüm bilim disiplinlerini kapsayacak düzeyde derin bir çalışmayı gerektirir. 

Bundan dolayı oluşumu da kolay değildir. Bir bireyin tek başına bir ideolojik sistem oluşturması da mümkün değildir. Belki başlangıçta veya önemli dönemeçlerde etkin olabilir ancak o kadar.

Bu konu ile detaylı uğraşanlar her söylem, her kavram, her iddia karşısında, genelde ihtiyatlıdırlar. Hemen her kelimeyi, her aktörü kolay ve basit dillendiremezler. Hele hele yüceltme olayı hiç yoktur.

Ama bizde böylemi

"Marks'ın Söylediği gibi ..." "Lenin Yoldaş ..." "Heval bu konuya diyalektik açıdan bakarsak ... " gibi başlayan cümlelerimizi sıralı ve ezbere öteki cümlelerle sürdürürüz.

Bu köreltiyor.

Oysa biraz beynimizin için kazınmış o kelimelerden, klişelerden başımızı kaldırıp şöyle bir etrafa bakarsak, konuştuğumuz konu üzerinde biraz durup düşünürsek, ya da bu söylediğimiz her kelimeyi biraz tartarsak daha farklı olmaz mı?

Kendimiz düşünmeye başlayınca, sanırım biraz kendimizle buluşuruz, kendimizle yüzleşiriz. 

Yaşadığımız mekan, içinde bulunduğumuz zaman dilimi, ilişkide bulunduğumuz insanlar, hedeflerimiz, buna uyan veya uymayan gerçekliğimiz ve biz....

İşte ortadayız.

Eminim o zaman ortada yığılıp kalmamak için ya tekrar klişelere döneriz, ki genelde yapılan budur, ya da dönüp düşünme gereği duyarız.

Tabii düşünmenin argümanlarını da ihmal etmemek lazım. İlişkiler, okumalar, katılım, etkinlikler ve deneyim düşüncemizin niteliğini belirler. bu yönlü aktivitelerin hacmi arttıkça düşünce yani idealar dünyasına doğru da yer almak mümkün olur.

İşte o zaman ideoloji ile gerçek bir yüzleşmenin zemini yakalanmış olur.

İşte o zaman kolay kolay "Yoldaş" demek, "heval" demek biraz sıkar.

Deneyelim mi?

 

www.birdoz.com