Mahmut Top'un Tutukluluk Hali Devam Ediyor
1995 yılında Türkiye'de TİKB davasında tutuklanan ve yargılanan 1996 ölüm orucuna katılan ve daha sonra 16 Ağustos 2001 yılında serbest bırakılan Mahmut Top, siyasi ilticacı statüsüne sahip olmasına rağmen Interpol tarafında aranıyor gerekçesiyle 28 Haziran Perşembe günü Belçika polisi tarafından işyerinden gözaltına alındı.
Mahmut Top'un tutuklanmasının sebebi olarak, 1995 yılında yargılandığı ve sonuçlandığı davanın 2003 yılından yeniden Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesince açılması nedeniyle Türkiye tarafından Interpole verilmesi gerekçe gösterildi.
Mahmup Top'un tutuklanması Türkiye'deki hukukun nasıl işlediğinin bir örneğini teşkil etmektedir. Sivas Madımak davasını zaman aşımına uğratan TC, 1995 yılında sonuçlanan bir davayı hiç açılmamış, yargılanmamış gibi uluslararasına bildirmesi ve tutuklatmasını talep etmesi topluma bakışındaki ayrılıkçı zihniyetini ortaya sermektedir. 17 yıl önce açılan ve karara bağlanan dava yeniden açılarak asılsız iddialar ve alakasız olaylar ve kişiler eklenerek Interpole bildirilmiş ve Türkiye’ye iadesi istenmektedir.
Politik ilticacı statüsü olmasına rağmen kendisinin de imzası olan 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesini değil de, katliamlar ve insan hakları ihlalleriyle ün yapmış T.C’yi ciddiye alarak Mahmut Top’un tutuklanması, Belçika Devletinin hukuk anlayışını da gözler önüne sermektedir.
Top’un Avukatının serbest bırakılması talebiyle bugün yapılan gizli oturumda Yargıcın serbest bırakılmasını onaylamasına rağmen savcınnı itirazı üzerine tutukluk halinin devamına karar verildi.İki devlet arasında ki gizli anlaşmaların mahkemenin gidişatında rol oynadığı belirtilirken davanın mahkeme sınırlarını aştığı ve siyasi politik durumun belirleyici olduğu avukatı tarafından ifade edildi.
Aşağıda Mahmut Top'un 1.12.1998 de Tekirdağ F-Tipi zındanında yazdığı bir şiiri sizlerle paylaşmak istedim...
"Çığlığım Sana Akıyor"
Sana hoşça kal dediğimde
Rüzgarının sessizce uzaklaştığı
Sonbaharın hüzünlü renklerini
Kışa terkettiği vakitti
Henüz alışık değildik vedalaşmaya
Yalnızlığa
Parıldayan yıldızlara vuruşarak
Uçuyordun gözbebeklerimden
Bir yolculuk düşü kurdun
Göksünün sıcaklığında
Sevginin engin derinliklerinden
Uzaklar yol göründü aşkımıza
Belki sonsuz, dönmezcesine sönecekti
Oysa aşk ateşimiz maviden kızılla,
Dudaklarında yol alıyordu.
Yaşamda çılgınlıklar yaratacak
Koparıp alacaktık mutluluğu yarınlarda
Artık hoşçakal değil,umutsuzluk asla
Merhaba mutluluklar çığlıkları akacak
Yaşlı parıldayan gözlerimizin derinliklerinde
Yeniden filizlenecek aşkımız
Hayretler içinde boğuşacak
Özlem ve hasret
Mahmut Top 1.12.1998