Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Gola Çetu İçin Yıkım Kararı

Dersim’deki Munzur Çayı üzerinde kurulan ve yapımına 1994 yılında başlanan Uzunçayır Baraj ve Hidroelektrik Santrali’nin tamamlanmasıyla 2010 yılında su tutulmaya başlandı. Ancak Dersim girişinde bulunan Aleviler için kutsal sayılan bataklık halindeki Gola Çetu Parkı da barajın su tutma sahası içinde kaldığı ortaya çıktı. Tepkiler üzerine 2011 yılında Tunceli Valiliği’nin girişimiyle Tunceli Belediyesi bu alanın su tutma sahasının üstünde kalması için dolgu çalışması yaptı ve burayı park haline getirdi. Barajı yapan firmanın da desteğiyle aynı yılın sonunda park tamamlandı.

Su tutma işlemi tamamlanıp baraj elektrik üretmeye başlarken, DSİ geçen yıl parkın bulunduğu bölgenin baraj gölü sahası içinde kaldığı belirterek mahkemeye başvurdu. Asliye Hukuk Mahkemesi geçen 25 Şubat’ta parkın kaldırılmasına karar verdi, belediyeyi de para cezasına mahkum etti. Mahkemenin gerekçeli kararı geçen hafta belediyeye tebliğ edildi.

BELEDİYE BAŞKANI: HALK YIKIMA İZİN VERMEZ
 
Dersim Belediye Başkanı BDP’li Edibe Şahin mahkemenin kararını eleştirirken, içerisinde Alevilerin kutsal mekanı bulunan bu parkın yıkılmasına Dersim halkının asla izin vermeyeceğini söyledi. Yıkım kararına karşı Yargıtay’da itirazda bulunduklarını belirten Başkan Şahin, kararın değişmemesi durumunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar gideceklerini ifade etti.

Bölgenin en büyük parkının yıkılması kararına çok şaşırdıklarını ve yıkım kararı ile birlikte belediyeye 2 milyon 200 bin lira para cezasının verildiğini dile getiren Başkan Şahin, şunları söyledi:

"Gola Çetu Parkı, hem Dersimlilerin, hem de bütün Alevilerin kutsal saydığı en önemli mekanlardan biridir. Halk arasında burası Jara Gola Çetu ismi olarak anılıyor ve buradaki kutsal ziyaretin ismini bu parka da verdik. Dersim bölgesinde yapılan ve yapımı devam eden birçok HES nedeniyle birçok kutsal mekanımız sular altında kalıyor. Uzunçayır Barajı yapıldıktan sonra ve su tutulmadan Dersimli kadınlar Jara Gola Çetu ziyaretinin sular altında kalmaması için çok çaba gösterdi ve bizden talepte bulundular. Biz de ziyaretin sular altında kalmaması için bu parkı yaparak kutsal alanın sular altında kalmamasını sağladık. Bu alan çok kötü bir durumdaydı ve biz belediye olarak yasaların bize verdiği yetkiler doğrultusunda gerekli bütün yerlere başvurarak, buranın belediyemize tahsis edilmesini istedik. Gerek dönemin Tunceli Valisi, gerekse HES inşaatını yapan firma, bu konuda bize çok yardımcı oldu. Bizler de bu parkı yaptık. Sonra hiç anlamadığımız bir şekilde DSİ Genel Müdürlüğü bu alanın yıkılması için dava açtı ve mahkeme de yıkım kararı ile birlikte belediyemize 2 milyon lira para cezası verdi."
Kaynak: Hürriyet